top of page

Hamilelik bir kadının hayatında belki de en önemli dönemdir. Gerçekten de bu mucizeyi (ne yazık ki) yaşamadan anlamak mümkün değil.

Öylesine olağan üstü, öylesine tatminlik uyandıran bir ruh hali herhalde bir insanın yaşamında sadece çok özel anlara rastlar.

Anne olmak gibi…

 İşte o zaman yaşamınız bir anlam kazanır. “BEN”lik kavramı yerini bütünlük(yoga), EGO yerini koşulsuz sevgiye bırakır. Herşey ve hiçbirşey olma hali denen bu olsa gerek.

Hamile olduğumuzu öğrendiğimiz anda hayatımızda kendi bedenimize hiç olmadığı kadar çok özen göstermeye başlarız. Yediğimiz içtiğimiz, hareketlerimiz herşey ayrı bir önem kazanır bir anda. Daha rahme düşer düşmez bizi değiştirmeye başlamıştır bile bebeğimiz. Onu kollarımızda sağlıklı bir şekilde tutma arzusu yaşamımızdaki herşeyin önüne geçer. Daha önce hayatımızda spor salonunun önünden geçmemiş olmamıza rağmen şimdi bebeğimiz ve kendimiz için iyi olacak alternatifler aramaya başlarız. O zaman karşımıza ilk olarak son zamanların en popüler aktivitesi “hamile yogası” çıkar.

Gerçekten de hamile yogası söylendiği kadar faydalı mı?

Hamilelik döneminde yoga bebeğiniz için muhteşem bir deneyim olmasının yanında sizin de kendinizi şımartmanız için bir fırsat yaratır. Sizi sağlıklı bir doğuma hazırlarken, hayatınızın en önemli deneyimi olan bu mucizevi 40 haftada bedenizin geçireceği değişimleri açık kalplilikle kabul etmenizi sağlar.

Gururla ve sevgiyle bebeğinizi taşımanıza , doğumdan sonra hızla iyileşmenize ve bu dönemde sıklıkla karşılaşılan doğum sonrası depresyonun etkilerini azaltarak bebeğinizin bu dünyadaki ilk günlerinde size sabırlı ve dayanıklı olmanız için ihtiyaç duyacağınız araçları sunar.

Bedenlerimiz bebeklerimiz sayesinde sonsuzlukla olan bağlantımızı öğrenip üzerine titrediğimiz aracılardır. Hamilelikte uygulanan yoga çalışmaları beden enerjisini asana (duruş), pranayama (nefes araciligiyla yasam enerjisini aktive etme), mudra (beynimizdeki merkezleri uyaran el pozisyonları) ve mantra (bilincimizde değişiklik yapmak üzere tekrarlayarak çıkardığımız sesler) aracılığıyla yükseltir.

Yoga en basit şekliyle yapılmış olsa bile sadece bedenimizi fiziksel olarak güçlendirmekle kalmaz aynı zamanda çakra sistemimizi de uyarır ve dengeler. Yapılan uygulamayla algımız, düşüncelerimiz, sezgilerimiz kristal kadar berraklaşır. yoga ile kendimiz ve içimizde büyümekte olan ruh arasında bir paylaşım oluştururuz. İçimizle dışımız tamamen birleşir. Gücümüzün ve merhametimizin yüce kaynağını öğreniriz, ki bu varlığımızın tam merkezidir. Yoga ve meditasyon, bizi, zaten içimizde olduğunu bildiklerimize geri döndürür.

Bebek doğurma deneyimi, bebeğin kendisi gelene kadar sürer. Sadece böyle olduğu için bile değerinin bilinmesi gerekmektedir. Her bebek ve her doğum kar taneleri kadar eşsizdir. Binlerce yıldır kimse doğumla ilgili kitaplar okumadı çünkü yoktu. Sadece nasıl hissettiklerini çok iyi biliyorlardı. Yeryüzündeki her insan yapılan başarılı doğumların birer göstergesidir. Bu kadim bilgi her kadının kemiklerinde ve hücrelerinde saklıdır. Bebeklerimiz ve bedenimiz dünyaya açılan yolu biliyorlar. Bu onların DNA’sında mevcuttur. Bu yüzden endişelenmeye gerek yok. Hamilelik surecimizi keyifle doya doya yaşayalim. Bu mucizevi dönemi kucaklayalim. Eğer dingin, aydınlık, neşeli ve sağlıklı bir ortamda yaşıyorsak bebeğimizin içinde doğup büyüyeceği ortam da budur. Hamilelik süreci, bugüne kadar ilişkilerimiz, bedenimiz, nasıl doğum yapacağımız ve nasıl bir ebeveyn olacağımızla ilgili doğru bildiklerimizi sorgulama zamanıdır.

Hayatımızı anne olmaya hazırlamak, kızgın demirde yürümek, zihnimizdeki çelik halatları gevşetmek ve ruhumuzu güçlendirmek gibidir.

İçinizde hızla dönen yaratma gücünü yakalayın ve asla arkanıza bakmayın…

 

Yoga derslerinde yaratıcılığınızı ve hayal gücünüzü kullanabileceğiniz derin rahatlama pozisyonlarının yanı sıra, aktif duruşlar da uygulanıyor.

Hamile yogası size güvenli bir şeklide fiziksel güç ve dayanıklılık kazandırır. Bu sadece doğum sancıları başladığında değil sonrasında, iyileşme döneminde sizin ve bebeğinizin sağlığını korumanızı sağlar. Hamilelik çok fazla güç ve enerji gerektiren bir dönemdir. Bu yüzden kendi sağlığınızı çok iyi korumanız önemlidir. Özellikle içinizde var olduğunu bile bilmediğiniz kadar güçlü olduğunuzu keşfetmek çok güven veren bir duygudur.

İlginçtir ki hamilelikten önce hiç yoga yapmamış kişiler, bu dönemde yoga yapmaya başlayarak yogadan gerçekten keyif almaya başlıyorlar. Motivasyonları farklı olsa da hamileilk döneminde dikkat daha çok içe dönmeye başlıyor. Geleneksel yogik prensipler: yargılamamak, özgürlük, kendine saygı, kişinin iç bilgeliğine güvenmesi, dürüstlük ve alçak gönüllü olmak gibi kavramlar yoga uygulaması ile daha farkında bir beden/zihinle hamilelik döneminde ve sonrasında kişinin spirituel anlamda stabil ve sağlam bir ruh hali kazanmasına yardımcı olur.

Zaten hayatımızda bu dünyaya yeni bir yaşam getirmek kadar önemli yaptığımız çok az şey mevcuttur herhalde …

 

Doğmamış bebeğinizin sizin düşünceleriniz ve hissettiklerinizle doğrudan bağlantısı vardır. Bu yoğun bağ nedeniyle ebeveynler yeni sorumluluklar almaya başlar. Bebeğinizin ve ailenizin iyiliği için hayatınızdaki kaçınılmaz stresin etkilerinden korunmak ve dengenizi muhafaza etmek durumundasınız. İniş çıkışların ortasında sakinliğinizi korumak bu dönemde çok işinize yarayacaktır. Ne zaman fiziksel ve duygusal olarak tehdit altında hissetsek bedenimiz ve zihnimiz koruyucu bir hale girer. Kalbiniz daha hızlı atmaya başlar, daha hızlı nefes alıp verirsiniz. Adrenal bezlerinizden kortizol ve adrenalin hormon salgılanmaya başlar ve kan şekeriniz yükselir. Terleyeme başlarsınız ve kanınız daha kolay pıhtılaşır. Bu fizyolojik değişimler bedeninizi stresle başa çıkmaya hazırlar. Ya savaşacaksınız ya da kaçacaksınız. Sürekli stres sizi kronik yorgunluktan kalp rahatsızlıklarına kadar geniş ölçüde etkiler. Hamile bir anne stres altında olduğunda veya korktuğunda stres hormonu salınarak kana karışır ve plasenta aracılığıyla bebeğe geçer. Bebeğiniz strese annesi gibi tepki verir. Anne çok yoğun stres altında olduğunda bebek kendi kaç ya da savaş tepkisini oluşturur ve aşırı hareketli olur. Köpek havlaması, siren sesleri, korna sesleri, bağıran insanlar bebeklerin tepki vermesine neden olur. Doğmamış bebeklerin kendi duyguları, hisleri ve hatıraları vardır. Annelerinin deneyimlerine ve tepkilerine bağlı olarak acıyı, zevki , korkuyu, stresi ve huzuru deneyimleyebiliriler. Yogayı kendinize ve doğmamış bebeğinize vereceğiniz bir armağan olarak düşünün. Yoga uygulamanız günlük stresinizi azaltarak bebeğiniz için yarattığınız iç dünyanızı tatlandıracak. Hareketlerin içinde esnerken doğal olarak gevşemeyi öğrenecek ve bedeninizin bilgeliğine güveneceksiniz. Yoga beden zihin harmonisini uyandırarak, fiziksel ve duygusal anlamda bebeğiniz ve sizin için uygun olan tercihleri yapmanızı kolaylaştıracaktır. Yoga bedeninizdeki gerginliği atarak hamilelik döneminde karşılaşacağınız rahatsızlıkları azaltmanıza yardımcı olacaktır. Bedeninizi büküp esnetirken, dengesiz yada kapalı hissettiğiniz bölgelere doğru yumuşamayı ve teslim olmayı öğreneceksiniz.

Nefesin içe dönüş yolculuğunda en güçlü müttefikiniz olduğunun farkına varacaksınız. Yoga bedeninizi ve doğmamış bebeğinizin ihtiyaçlarını dinlemenize yardımcı olacak. Hayatınızın tüm yönlerinde kendinizi daha yaratıcı ve dengeli hisseceksiniz.

 

Nelere dikkat edilir ?

Araştırmalar, hamile yogasına katılan kadınların %80’inin daha önce hiç yoga yapmadıklarını gösteriyor. Bir kadın hamile olduğu zaman doğal olarak dikkati hislerine ve düşüncelerine yönelir. Bazan hamile yogası kişinin içinde büyümekte/gelişmekte olan bir ruhun varlığının farkında olmaksızın öğretilir. Öğrenciler (eğer önceden varsa) daha önceki uygulamalarına sadece büyümekte olan karına göre küçük ayarlamalar yaparak devam etme hevesi gösterirler. Veya bazı hamile yogası sınıfları çok fazla yavaştır: hamilelere el ve ayakları ile daireler çizdirmek dışında birşey sunmazlar. Bu ikisi arasında dengeyi bulmalısınız.

 

Hamilelikten önce hiç yoga yapmadıysanız sizin için güvenli olup olmadığı konusunda mutlaka doktorunuza danışın.

Hamileliğiniz süresince sadece hamileler için önerilen yoga duruşlarını çalışmanız çok önemlidir. Hamileliğinizin 12-14. haftalarından önce hamile yogasına başlamayınız. Hamileliğnizin 24. haftasından itibaren göğüs kafesi ve başınızın karnınızdan daha yüksekte olmadığı sırt üstü duruşlar önerilmemektedir. Ayrıca doktorunuzun onayı olmadan 35. haftadan sonra derin çömelme hareketleri yapılmamalıdır.

İdeal doğum diye birşey yoktur. Hamile yogasında kullanılan nefes teknikleri ve görsellemeler hem normal doğumda hem de sezeryan doğumda eşit ölçüde fayda sağlar. Nasıl doğum yaparsanız yapın, yoga hızla iyileşmenize yardımcı olur. Kalbinizi ve zihninizi açık tutarak nasıl bir doğum yapmak istediğinizle ilgili beklentilerinizi bir kenara bırakın.

Buna bebeğiniz karar verecek.

BEDENİNİZİ  VE BEBEĞİNİZİ DİNLEYİN! SİZİN İÇİN NEYİN DOĞRU OLDUĞUNA BEBEĞİNİZİN KARAR VERMESİNE İZİN VERİN.

 

Kaynaklar:

  • Güzel, cömert ve mutlu;hamileler için yoga ve meditasyon,GURMUKH

  • Concious parenting, LEE LOZOWİCK

  • Magical Beginnings, Enchanted lives, DEEPAK CHOPRA

  • Yoga for Pregnancy, JUDİTH LASATER,Ph.D.,P.T.

  • Çocuk, OSHO

  • Guide to childbirth, Ina May GASKIN

bottom of page